İskenderun Kadın Platformu sözcüsü Makbule Kılıç, düzenlediği basın toplantısında, son günlerde ard arda yaşanan çocuk cinayetlerine sert tepki gösterdi.
Kılıç, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Her geçen gün, yaşam alanlarımızın her zerresine sızmaya çalışan kadın, doğa, çocuk düşmanı politikalarınız can almaya devam ediyor. 1 Temmuz’da Ankara’da 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara’nın, 2 Temmuz’da ise Ağrı’da 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in cansız bedeni bulundu. Daha yüzlercesinden haber alamıyoruz. Yerelimizde Hassa ilçesinde günlerdir haber alınamayan 6 yaşındaki konuşma engelli ufuk çocuğumuzun takipcisi olacağız. Bizler, her geçen gün hayattan koparılan çocukların faillerini ve sorumlularını iyi tanıyoruz”
“Bir kereden bir şey olmaz diyenler, çocuk yaşta evliliği övenler ve vaaz verenler, takım elbise indirimi ile ödül gibi cezasızlıkla bırakanlar, çocuk istismarını, çocuk ölümlerini normalleştirmesini salık verenlerdir” diyerek açıklamasına devam eden Kılıç, “Kutuplaştırma politikalarıyla toplumda derin bir çürüme yaratan, eğitimden, hukuka, medyadan, doğaya, yaşamın tüm alanlarına kadın ve çocuk düşmanlığının arkasını sıvazlayanlardır. Toplumu umutsuzluk, çaresizlik ve korkuya teslim etmeye çalışarak ehlileştirmeye çalışanlara, idam ve hadım gibi insanlık dışı ve sahte çözümlerle gündemi geçiştirmeye çalışanlara sesleniyoruz. Karanlığınıza teslim olmuyoruz. Sizin doğa, kadın ve çocuk düşmanlığınıza alışmıyoruz ve normalleştirmiyoruz. Devletin görevi çocukların cinsel istismara maruz kaldığı şartları ortadan kaldırmak ve koruyucu, önleyici hizmetleri kurumsallaştırmaktır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Adli İstatistik verilerine göre 2008-2016 yılları arasında res 2008 yılında 4 bin 517, 2009 yılında 5 bin 81, 2010 yılında ise 8 bin 81 çocuk kayboldu. Kayıp çocuk sayısının çift hanelere çıktığı 2011 yılında 10 bin 67, 2012 yılında 12 bin 474, 2013 yılında 16 bin 218, 2014 yılında 18 bin 696, 2015 yılında 17 bin 706 ve 2016 yılında ise 11 bin 691 çocuk kayıp olarak bildirildi. Kayıp müracaatı yapılan çocuk sayısı 104 bin 531’e ulaştı. Türkiye’nin taraf olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi, Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi başta olmak üzere uluslararası sözleşmelere uygun düzenlemeler yapılmalıdır. Başta çocuk, kadın ve LGBTİ+ örgütleri olmak üzere ilgili tarafların katılımıyla çocuk haklarını merkeze alan, koruyucu ve önleyici tedbirleri içeren, çocuğun bütünlüklü olarak güçlendirileceği bir Çocuk Politikası oluşturulmalı, bilimsel verilere ve yaşanan tecrübelere dayalı hak temelli bir yasal düzenleme yapılmalıdır. Başka Eylüller ve Leylalar olmaması için çocuklarımıza yönelik her türlü şiddet son bulana kadar eğitim ve hukuk başta olmak üzere tüm düzenlemeler yapılana kadar kadınların çığlığı dinmeyecek” şeklinde konuştu.