Lübnan’ın Beyrut kentindeki patlamaya neden olduğu iddia edilen ‘amonyum nitrat’ın Türkiye’ye girişinin 2016 yılında yasaklandığını hatırlatan Kimya Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilcisi Hasan Emir, Türkiye ve İskenderun için bir risk görülmediğini kaydetti.
Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta 2 bin 750 ton amonyum nitratın infilak etmesiyle meydana gelen patlamada 100’den fazla kişi hayatını kaybetti, yaklaşık 4 bin kişi yaralandı. Patlamanın görüntülerinin yayınlanmasının ardından, liman kenti İskenderun’da da benzer bir tehlike akıllara geldi. Beyrut Limanı’nda meydana gelen patlamaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kimya Mühendisleri Odası Hatay İl Temsilcisi Hasan Emir, Türkiye Cumhuriyeti’nin 2016 yılında aldığı kararla, amonyum nitratın ülkeye girişinin yasaklandığını hatırlattı. Bu kararın yerinde ve önemli olduğunu belirten Emir, amonyum nitratın hem terör olaylarında kullanımının hem de tarımsal alanda düzensiz kullanıldığında toprağa verilen zararın önüne geçildiğini söyledi.
‘DEPOLANMASI BÜYÜK RİSK’
Amonyum nitratın çoğunlukla Rusya’dan geldiğini kaydeden Emir, “Bu maddenin depolama şartları çok önemli. Bir şehrin içinde, merkezinde, bir limandaki stok ambarında uzun süre bekletilmesi ve depolanması büyük bir risk. Beyrut’ta yaşananlar tamamen cinayettir. Çok miktarda amonyum nitratın burada bekletilmesinin nedenini anlamış değilim. Binlerce insanın yaşadığı yerde, sigara içilmesinin bile yasak olduğu bir depoda kaynak yapılması, tam bir cinayettir” dedi.
GİRİŞİ YASAK
Türkiye açısından İskenderun’un demir-çelik ve gübre sirkülasyonuna dikkat çeken Emir, şöyle konuştu:
“İskenderun bölgesinde çok sayıda özel gübre firması ve depoları bulunuyor. Bu depoların hepsinde de depolama açısından büyük bir titizlik gösterildiğine inanıyorum. Amonyum nitrat gübresi dökme olarak gelir ve hemen gider. Beyrut’taki patlamaya neden olan 33’lük gübrelerin ülkeye girişi zaten yasak. Bölgemizde depolanan 26’lık ve 21’lik gübreler ise ithalat yerinden çiftiye ulaştırılana kadar kontrol altında tutuluyor. Tarım ve Orman Bakanlığı bu alanda faaliyet gösteren işletmeleri sıkı bir denetimden geçiriyor. İskenderun için, Beyrut benzeri bir tehlike görmüyorum.”