Kıymetli Hemşerilerim,
Değerli Dostlarım.
Son günlerde hepimiz sıkıntılı günler yaşıyoruz. Mevkisi, makamı yada sosyal statüsü ne olursa olsun, herkes endişeli, hepimiz tedirginiz.
Fakat endişelerimiz kaygılarımız ne olursa olsun, iyimser bakış kazanıyor.
Pek çok araştırma iyimserlikle sağlıklı olmak arasında güçlü ilişkiler ortaya koydu.
Ben çok iyi biliyorum ki, hepimizin aradığı daha stressiz bir hayat.
Dünyada yayılmaya başlayan korona virüs paniği, ülkemizde ardı ardına yaşanan depremler, uçak kazası, çığ derken, birde, Milletimizin İstiklali, Devletimizin İstikbali için verdiğimiz Şehitlerin, hepimizi karamsarlığa teslim etmesi hiç de zor değil.
Tam da bu aşamada, bize düşen, iyi taraftan bakmak, sağlığımız için iyi olanda budur.
Çünkü uzun ömürlülüğe de katkı için yapılan tüm bilimsel çalışmalar, daha iyimser kişilerin kalp krizi geçirme ya da diğer yaşam riski yüksek hastalıklarda daha düşük riskler taşıdığı sonucuna ulaşmış. Ayrıca ölüm oranlarının kötümser katılımcılara göre daha düşük olduğu ortaya konulmuş.
Her vakada iyimserlik ile düşük hastalık riski arasında güçlü bir ilişki bulunduğu tespit edilmiş.
Bütün bilimsel araştırmalar iyimserlik galip geliyor derken, biz neden kötümser olalım.
Biz şunu iyi biliyoruz ki,
Dünyayı kasıp kavuran virüsler ya da insanlık düşmanı şerefsizler ne yaparsa yapsın, kazanan insanlık olacaktır.
