Şampiyonlar Ligi’nde oynanacak Sporting maçı öncesi Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi çarpıcı açıklamalarda bulundu. Sergen Yalçın’la olan ilişkisinden bahseden Çebi, “Hocayla aramızda abi-kardeş muhabbeti var” dedi. Öte yandan siyah-beyazlıların başkanı TFF, Cüneyt Çakır ve Galatasaray’la ilgili sert ifadeler kullandı.
Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi’nin açıklamaları şöyle:
“ŞANSSIZLIKLAR YAŞAMAYA DEVAM EDİYORUZ”
Sakatlıklar yakamızı bırakmadı. Süper Lig’e etkisinden ziyade Şampiyonlar Ligi’ne de etki etti. Batshuayi, Pjanic, Vida, Rosier… Şanssızlıklar yaşamaya devam ediyoruz. Belki de bu sene Türkiye şampiyonunun direkt katılabileceği belki de son sene. Son takım da Beşiktaş.
“TFF, DİKKAT EDİP BECEREBİLSE GÜZEL OLACAKTI”
Trabzonspor’la cumartesi oynayacağız. O maç pazar günü olsun isterdik, niye cumartesi? Perşembe gece İstanbul’da olacağız, cuma günü evinde dinlenen oyuncuyu cumartesi maça çıkaracağız. Neredeyse sıfır antrenmanla. TFF dikkat edip de becerebilse güzel olacaktı ama anladığım kadarıyla yayıncı kuruluşun ısrarları var. Tabii ki Fenerbahçe ve Galatasaray’ın maçları var, haklı olarak pazar günü oynuyorlar. Bir defaya mahsus bunu yapabilirdiniz.
“BANA GÜVENSİNLER”
Sosyal medyada taraftarlarımız ‘Başkan çıksana, başkan çıkıp konuşsana’ diyor. Bunlar taraftarlarımızı üzüyor. Ben taraftarlarımıza şunu söylemek istiyorum, ben gereken yerlerde tepkimi gösteriyorum. Başkan çıksana gibi lafları kabul etmiyorum. Bunları söylemek istiyorum. Bana güvensinler, geçen sene de şampiyon olacağız, güvenin dedim, şampiyon olduk.
“VAR’IN BİR HÜKMÜ KALMAMIŞTIR”
VAR protokolüne göre bir sakatlık var. Bariz bir şekilde VAR’daki hakemin hatayı görüp çağırması lazım. Cüneyt Çakır, anlamıyor. Namın yürümüş dünyada, izleyip anlamıyorsun yardımcını çağırıyorsun. VAR’a rağmen hatalar devam ediyorsa, bunlar hata değildir. VAR’ın bir hükmü kalmamıştır, başka şeyler devreye girmiştir. Hakem hataları ayyuka çıktığında bir MHK’nın kellesi gidiyor. Bunlar işi çözmüyor. İşin başındaki sorun hakemlerdir, TFF ya da MHK değildir.Bırakın kardeşim, genç hakemler gelsin. Yapacaklarsa onlar hata yapsın. Yeni bir sistem kuracağız, genç hakemler gelsin.
“BENİM HOCAYI İSTEMEDİĞİME YÖNELİK ALGI YARATIYORLAR”
Hocayla aramızda abi-kardeş muhabbeti var. Hoca sağlıklıysa, istiyorsa, motivasyonu yerindeyse istediği kadar burada kalabilir. Ben hocamı seviyorum, ben bu çocukla çalışacağım. Benim hocayı istemediğime yönelik algı yaratıyorlar. Futbolcularla, hocayla aramı bozmaya çalışıyorlar. Bunlarla ilgili gerekli açıklamayı yapacağım.
“O ARKADAŞ OTURSUN OTURDUĞU YERDE”
Galatasaray’ın attığı gol, bizim gol… İkisi birbirine çok benziyor. Galatasaray’ın golü gol değil demedik. Bizimki gol dedik. Bu golse, bu da gol. Bir algı yaratıldı, Galatasaray’ın golüne gol değil demişiz. O zaman kendi golüme gol değil demiş oluyorum. Galatasaray centilmence açıklama yaptı, sonra bugün bir yönetici çıktı ‘Galatasaray maçı haksız kaybetti’ dedi. O arkadaş yanlış konuşmuş. Ya öteki yönetici, ya bu yönetici. O arkadaş da otursun oturduğu yerde, mesleğini icra etsin. Ayıp etmiş. Başkanını zor durumda bırakmış, hoş olmamış yaptığı şey. Başkan söylesin şimdi hangisinin doğru, hangisinin yanlış konuştuğunu.
“ELİMİ MASAYA VURACAĞIM”
Her kulüpte yapıcı ve yıkıcı muhalefet vardır. Bizdeki muhalefet yıkıcı. ‘Başkan çıkıp konuşsana, elini masaya vursana. Hakemler hata yapıyor, sen konuşmuyorsun’ diyorlar. Bir yerden vuracaklar. Ben de bana güvenin diyorum. Gerektiği yerde konuşuyorum. Televizyonun önüne çıkıp konuşuyorsam bilin ki şov yapıyorumdur, gereken yerde gerekeni yapmıyorum demektir. Benden o zaman korkun. Biz hakemleri bir şekilde yenebiliriz ama bizi içeriden hançerleyenleri yenemeyiz, isim vereceğim. Elimi masaya vuracağım bu konuda bundan sonra.”