“Mutasyonlar geçirerek dünya genelinde etkisini arttıran Covid-19, ülkemizde pandeminin başladığı günden bugüne kadarki en yüksek vaka ve ölüm sayısına ulaşmıştır. Bir aylık seyir “kademeli normalleşme” uygulamasının fiyasko ile sonuçlandığını göstermiştir. Şu an itibarı ile pandeminin 3. pikini yaşıyoruz. Vaka sayıları ülke genelinde 5-10 kat artarken, ilimizde de iki katına çıkmıştır. Bakanlığın geçen haftadaki verilerine göre ilimizde günlük en az 300 yeni vaka tespit edilmektedir. Sahadan aldığımız veriler artışın devam ettiği yönündedir. Ülkemiz günlük yeni vaka sayısında Avrupa’da birinci, dünyada dördüncü sıraya yükselmiştir. Servislerde ve yoğun bakımlara yatışlarda ciddi bir artış gözlenmektedir. Tekrar ek servis ve yoğun bakım üniteleri açılması gündemdedir. İlerideki günlerde servis ve yoğun bakımlarda yer bulma sıkıntısı yaşanmasından kaygı duyuyoruz.
Hükümet Bilimin ışığında akılcı bir pandemiyle mücadele yürütülmemektedir. Toplumsal düzeyde bulaşıcılık önlenememiştir. Algılar üzerinden yürütülen bir pandemi mücadele programı uygulanmaktadır. AVM’ler açık, insanlar sokakta, işçiler çalışıyor ve toplu taşıma araçları kalabalık. Hayat 5 gün tüm hızıyla devam etmekteyken iki günlük kapanmalarla salgın önlenemez. Hükümet ekonomik kaygılarla hareket etmektedir. Ekonomi insan hayatından önemli değildir. Giden her bir can ailesi için bir hayattır, hükümet için ise bir rakamdan ibarettir. Bu gidişata göre korkarız ki ülkemizde nisan ayı içerisinde en az 6000 ile 10000 arası insanımızı kaybedeceğiz. En kısa zamanda sosyal ve ekonomik destek paketleri açıklanarak ortalık yangın yerine dönmeden tam kapanma sağlanmalıdır. Kasım-Aralık aylarının bir benzerini yaşamaya ne sağlık çalışanlarının ne de halkımızın tahammülü kalmamıştır. Bir yıldır salgınla mücadele eden sağlık çalışanlarının meslek örgütlerinin ve sendikalarının hiçbir talebi tam karşılanmamıştır. Sağlık çalışanları tükenmişlik ile karşı karşıyadır.
Acil taleplerimiz
