Muğla’nın Milas ilçesinde yaşayan annesi Sevgi S. (40) ve babası Doğan A.’nın (43) boşanmasının ardından velayet davası sürdüğü için Fethiye ilçesinde yurtta kalan Y.S.A., 2020 Ağustos ayında intihara kalkıştı. Olayın ardından Y.S.A., annesinin talebi üzerine kent merkezindeki çocuk destek birimine sevk edildi. Ekim ayında burada rahatsızlanan Y.S.A.’nın, kaldırıldığı hastanede 38 haftalık hamile olduğu ortaya çıktı. Y.S.A., 1 gün sonra erkek bebek dünyaya getirdi. Hastane yetkilileri, durumu polis ekiplerine ve Sevgi S.’ye bildirdi. Sevgi S., kızından, Fethiye’de kaldığı dönemde Milas’taki kafede çalışan Selçuk Çatalcam’ın (36) cinsel istismarına uğradığını öğrendiğini belirtip, Fethiye Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Şikayet üzerine gözaltına alınan Selçuk Çatalcam, sevk edildiği adliyede çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Hazırlanan iddianamede, Çatalcam’ın ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 45 yıl hapisle yargılanması talep edildi. Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamada tutuklu sanık Çatalcam, pişman olduğunu, Y.S.A.’nın yaşını bilmediğini ve 10 yaşında kız çocuğunun bulunduğunu söyledi. Heyet, Çatalcam’ı ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçundan indirimsiz 24 yıl hapse çarptırırken, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan ise ceza vermedi. Tarafların itirazıyla dosya, istinaf mahkemesine taşındı. Dosyayı değerlendiren İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20’nci Ceza Dairesi, geçen martta yerel mahkemenin verdiği hapis cezası kararını bozdu. 20’nci Ceza Dairesi, Selçuk Çatalcam’ın ‘oturalım’ bahanesiyle Y.S.A.’yı sazlık bölgeye götürmesiyle mağdurun hürriyetini kısıtladığını ve sanık hakkında ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçunun sabit olduğunu belirtti. Kararda ayrıca ‘cinsel istismar’ ve ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarının birlikte değerlendirilip, karar verilmesi gerektiğine de dikkat çekildi. Bozma kararının ardından sanık yeniden Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmada söz verilen sanık Çatalcam, “Benim onun yaşında kızım var. Ben Fethiye’ye hayatım boyunca hiç gelmedim. 7 yıl aynı çay bahçesinde çalıştım, Y.S.A ve annesi yüzünden işimi bırakmak zorunda kaldım. Bu olay ile bir ilgim yoktur. Suçsuzum tahliyemi ve beraatimi talep ederim” dedi. Savcı, esas hakkındaki mütalaasında sanığın “nitelikli cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçlarından cezalandırılmasını talep etti. Mütalaanın ardından karar açıklandı. Heyet, sanığı ‘çocuğun nitelikli cinsel istismarı’ suçundan bir kez daha 24 yıl hapis cezasına çarptırırken, “cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan 2 yıl hapis cezasına hükmetti. Eylemin çocuğa karşı gerçekleştirilmesi sebebiyle ceza 4 yıla çıkarılırken, suçun cinsel amaçlı işlenmesi sebebiyle 6 yıl hapis olarak değiştirildi. Çatalcam toplamda 30 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Kararı değerlendiren Y.S.A.’nın avukatları İslam Gezer ve Elif Büşra Berber, “Yerel mahkeme ilk yargılamada sanığı, “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçunun unsurlarını irdelemeden cezalandırdığı için karara itiraz ederek dosyayı istinaf mahkemesine taşımıştık. Bunun sonucunda itiraz dilekçemiz istinaf mahkemesi tarafından haklı görülerek sanık hakkında tekrar yargılama yapılmasına karar verildi. Verdiğimiz mücadele sonuçsuz kalmadı ve sanığın cezasında artırım yapıldı. Her zaman dediğimiz gibi hiçbir çocuk, hiçbir kadın yalnız yürümeyecek” ifadelerini kullandı.
