Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, “Bu yıla girerken pandeminin gölgesinde planlamalarımızı yaparken 25 milyon turist, 20 milyar dolar gelir hedefi koymuştuk. Ama çok şükür bunu aştık ve bu sene sonuna kadar 28 milyon turist ve 22 milyar dolar gelir elde etmek üzere hedefimizi revize ettik.” dedi.
7 yıldır gastronominin dünyaca ünlü isimlerini, Michelin yıldızlı şefleri ve dünyanın en önemli pastry chef’lerini Türkiye’de ağırlayan Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı, Haliç Kongre Merkezi’nde başladı.
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, açılışta yaptığı konuşmada, Bakanlığın desteğiyle düzenlenen Uluslararası Gastromasa Gastronomi Konferansı’nın bu yılki temasının “tasarım” olduğunu belirterek, tercih edilen tabaktan tabağın içinde sunulan yemeğe, yemeğin servis ediliş şeklinden sofra düzenine, yemek yenen mekanın dekorasyonundan menüsüne varana kadar gastronominin her aşamasında tasarımın son derece önemli olduğunu vurguladı.
Gastronominin artık sanat olarak anlaşılması ve kabul görmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Yavuz, Gaziantep, Hatay ve Afyon mutfaklarının, lezzetlerinin yanında Türk mutfağını görsel bir şölene çevirmesi açısından da dikkat çekici olduğunu kaydetti.
Yemek kültürünün artık çok daha derin anlam taşıdığını aktaran Yavuz, bir yemeği veya şef tabağını internette veya sosyal medya üzerinden gören bir insanın o deneyimi yaşamak için kilometrelerce yolu katetmeyi göze aldığını söyledi.
Yavuz, gastronominin kültürler arası etkileşimi sağladığını belirterek, “Türk mutfağı kitabımız çıktı biliyorsunuz. Hem mutfağımızı yansıtan hem de uluslararası platformlarda bilinirliğini arttıran özgün ve örnek bir gastronomi diplomasi çalışması olarak şu anda raflardaki yerini aldı.” dedi.
Bakanlık olarak turizmin çeşitlendirilmesi ve ülkenin her bölgesine yayılması için yoğun çalışmalar yürütüldüğünü aktaran Yavuz, şöyle devam etti:
“Ülkemiz artık sadece deniz, kum güneş, kış turizmi değil, birbirinden farklı alanlarda, başta kültür ve gastronomi olmak üzere farklı turizm türleriyle ön plana çıkıyor. Gastronomi turizminin de önemli bir yer kapladığı bu turizm türlerini anlatmak ve tanıtmak için 2019 yılında kurmuş olduğumuz Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı vasıtasıyla dünya çapında ses getiren çalışmalara imza atıyoruz. Özellikle dünyanın en zengin ve bütünsel mutfağı olan Türk mutfağını dünya markası yapmak vizyonu ile farklılıklar ve çeşitlilikler üzerine kurguladığımız projeleri ve uygulamaları sektörümüzle birlikte, sektörümüzle el ele gerçekleştiriyoruz.”
Yavuz, geçen yılı salgın döneminde bütün dünyada turizmin yüzde seksen daraldığı bir dönemde Türkiye’nin 16 milyon yabancı misafir ağırlayarak 12 milyar dolar gelir elde ettiğini belirterek, “Bu yıla girerken yine pandeminin gölgesinde planlamalarımızı yaparken 25 milyon turist, 20 milyar dolar gelir hedefi koymuştuk. Ama çok şükür bunu aştık ve bu sene sonuna kadar 28 milyon turist ve 22 milyar dolar gelir elde etmek üzere hedefimizi revize ettik. Güvenli turizm gibi tedbir ve uygulamalarımızla pandemide gelişen olumsuz şartlara rağmen iyi bir noktadayız. Önümüzdeki yıl elbette çok daha iyi olacağımıza inanıyoruz. Bunun için sektörümüzün tüm paydaşlarıyla birlikte hazır ve kararlıyız.” şeklinde konuştu.
“Gastronomi artık şehit ekonomileri için de önemli ve gerekli bir alan”
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de Gaziantep yemek kültürü ve belediyenin projeleriyle ilgili bilgi verdi.
Şahin, şunları kaydetti:
“Bütün şehirlerimiz kendi gücü için, kendi mücadelesi için uluslararası alanda yerelden evrensele, gelenekten geleceğe ulaşmak için Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde büyük bir çalışma başlattı. Artık şunu biliyoruz; altyapı belediyeciliği bitmiştir. Artık insana dokunan, insanı kapsayıcı bir şekilde kucaklayan sosyal belediyecilik, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışındaki sosyal belediyecilik en büyük gücümüz. Kültürel belediyecilik bizim kimliğimiz, bizim geçmişimiz, bizim bugünümüz, en büyük mirasımızdır. Daha da önemlisi gastronomi, artık şehir ekonomileri için de önemli ve gerekli bir alandır. Şehir ekonomisi için Anadolu mutfağının gücüne ihtiyacımız var.”
Gaziantep’in gastronomi açısından önemine işaret eden Şahin, “Gaziantep mutfağının sertifikalı bir şekilde akademik altyapısını oluşturduk. Artık bunları bilimsel dünyayla aynı seviyeye getirmemiz ve beşeri sermayeyi güçlendirmemiz gerekiyor. Her şeyin başı iyileşmiş insan gücü. İşte bizim Halil İbrahim Sofrası’nı’ bütün dünyaya götürüp, bu lezzetlerimizi bütün dünyaya tattırmamız, bunun bir şifa olduğunu anlatmamız gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Türk Hava Yolları (THY) Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı ise konferansın gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Aycı, “Özel sektörün, otelciliğin, turizmin en önemli temsilcilerini buraya topladınız, bir araya getirdiniz. Sektörün ileride belki de yeni şeflerini, sektörün farklı segmentlerinde görev alacak geleceğin şeflerini, genç kardeşlerimi de buraya davet ettiniz. Şu anda bizi sosyal medyadan takip ediyorlar. Dolayısıyla bu büyük olay, bu büyük etkinlik sadece bu salonda değil, Türkiye’nin tamamında bir heyecan oluşturuyor.” ifadelerini kullandı.
Etkinliğin ana sponsorlarından Metro Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Sinem Türüng, Metro Türkiye olarak Türk mutfağına sahip çıktıklarını, Türk mutfak kültürünün gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak ve Türk şeflerin gelişimine katkıda bulunarak dünyada hak ettikleri yere gelmelerini sağlamak için çalıştıklarını ifade etti.
Coğrafi işaretli ürünlerin gastronomi için önemine değinen Türüng, “Metroya baktığımızda raflarımızda 165 tane coğrafi işaretle tescil edilmiş ürünümüz söz konusu. Fakat bunları arttırmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çünkü inanılmaz bir zenginlik ve inanılmaz bir potansiyelin üzerinde oturuyoruz. Bunu en kısa zamanda gerçekleştirebilmek en önemli hedeflerimizden bir tanesi.” dedi.